GÖZELİ KÖYÜM
Öz vermiş özünden yaratmış seni
Özenmiş Tanrı’nın öz eli köyüm
Özene bezene donatmış seni
Sevmişte güzeller güzeli köyüm
Öz be öz köyümdün Dolaylı oldun
Adını kim verdi kendin mi aldın
Kaynağın bağrın da DOĞASU adın
Çeşmeli pınarlı gözeli köyüm
Adım başı birer göze çıkıyor
Büyük pınar geverini yıkıyor
Demir oluk güldür güldür akıyor
Yıkarken dondurur buz eli köyüm
Sulucoğlu büyük çayırın güzel
Ağdepe ağyörep bayırın güzel
Yüce kayalardan seyirin güzel
Sevenler öğmez mi güzeli köyüm
Ürünlerin bir biriyle yarışır
Birisi bitmeden biri erişir
Sebze meyve yeter işler karışır
Hasadı peş peşe dizeli köyüm
Kaysılar sulanır tutlar sallanır
Damlarında pekmez pestil ballanır
Vişneye ben düşer kiraz allanır
İster bir kolunda yüz eli köyüm
Honcu ekin derer şahracı taşır
Diller türkü tutar eller çalışır
Tan yeri tarlada türküyle ışır
Dile getirmeden biz eli köyüm
Küşne nohut mercimeğin yolunur
Arpa buğda yeter hona girilir
Ellik orak ile ekin derilir
Ellik deste tutar toz eli köyüm
Düğenler koşulur harman sürülür
Sap ufalır malamgası yığılır
Harmanların gece boyu savrulur
Çayırları saman tozalı köyüm
Tatile çıkar da bu yana gelmez
Nasırlı ellere yardımcı olmaz
Anayı babayı yurdunu bilmez
İnsanın okuyup yazalı köyüm
İşlerin bitince gelen çok olur
Doldurur verirsin alan çok olur
Ziyafet diz boyu talan çok olur
Sofrası içkili mezeli köyüm
Üşüşürler torun torba başına
Çöküşürler ekmeğine aşına
Tekme atar yanağına döşüne
Kültür bağlarını bozalı köyüm
Harman hasat kalkar tükenmez işin
Bir yıllık devlüğü düzeni düşün
Tohum ekilecek basmadan kışın
Yetişmez tutmazsan tez eli köyüm
Seksen yıl önce ki yaptığın evler
Yıkık viran olmuş çoğalmış peğler
Her yıl kazncını götürür beyler
Seye borç çıkar cezalı köyüm
Boş kalmasın konakların evlerin
Nolur dönün gelin ağabeylerim
Solmuş yaprakları büyük bağların
Dökmesin zamansız gazeli köyüm
Bu bağlar su almış dağlar karından
Hayat pınarından alın terinden
Kökler toprağını sarmış derinden
Sökmesin köyü diyerek yoz eli köyüm
Gelin nolur bağ ekleyek bağlara
Bulut çeker yağmur yağar dağlara
Bağlarımız kök saldıkça çağlara
Sökemez bağları yoz eli köyüm
Bir zamanlar gerçek efendi sendin
Demokrasi çıktı beylere kandın
Sen türkü söyledin yine sen yandın
Araya siyaset sızalı köyüm
Özlüyorum toprağını taşını
Dağlarını baharını kışını
Katıklı şoğranı bulgur aşını
Makarna pirinçten bezeli köyüm
Ahmet Yasevi’dir özge dilimiz
Hacı Bektaş Hıdır Abdal Veli’miz
Alperenler Atatürk’tür yolumuz
İkrarımız HAKK’a ezeli köyüm
Ellendim elimi saza bağladın
Dillendim dilimi öze bağladın
Belimi al beyaz beze bağladın
Çözmedin bağları sezeli köyüm
Can suyu bağladım aktı üç bağa
Öz suyu köklerden çıktı yaprağa
Her renk meyve verdi Güneş’le hava
Dördü bir süzgeçten süzeli köyüm
Bağların hepsini bir bağ eyledim
Bağı soranlara türkü söyledim
Dinleyene başın eğ de gel dedim
Dalında meyveli bezeli köyüm
Gün değdikçe meyvelerin erişti
Hamlar oldu olgunlara karıştı
Türkü sevgi deyiş destan yarışı
———–heceyi çözeli köyüm
Muhtar Gazi Topal
Diğer şiirler için şiir defteri bölümüne bakın